Kitap Tanıtımı |
Nurgül on sekizine yeni girmişti. Uzun boylu, beyaz tenli, kara kaşlı, kara gözlü, güzeller güzeli bir genç kızdı. Güzeldi, güzel olduğu kadar da akıllıydı. Bu nedenle Akbuğday köyünde herkes onu beğenir, sever ve de örnek gösterirdi. Ama biri vardı ki o Nurgül'ü herkesten çok daha fazla beğeniyor ve seviyordu. Bu Ahmet'ti.
'Mezarlık' Hiç kimsenin, kralın, padişahın, başkanın, başbakanın, zenginin, fakirin, herkesin birkaç metre kumaştan başka bir şey götüremediği, mezarlığa geldiler.
Allahım bu dünyada çok çekti, sen ona yardım edesin... deyip mezara sarıldı ağlayarak bağırdı...
Bu çilenin adı yok! Bu çilenin adı yok... |