Kitap Tanıtımı |
Kâzım Taşkent Klasik Yapıtlar Dizisinden çıkan Çiftçilik Sanatı; çiftçiliğin savaş, siyaset ve insan emeğiyle ince ince dokunduğu ve her bir ilmeğinde Romanın ve Romalı olmanın gururunun duyumsatıldığı görkemli bir yapıt, yazarın doğa karşısında duyduğu derin saygıyı yeniden dirilten bir doğa şiiri...
Tadımlık
Ekinleri ne sevindirir, toprak hangi yıldızda altüst edilir, hangi yıldızda asmalar karaağaçlara sarılır, sığırlar nasıl bir bakım ister, koyunlar nasıl, nasıl yetiştirilir tutumlu arılar, işte şiirime bunlarla başlayacağım, Maecenas! Siz, ey dünyanın en parlak ışıkları, gökten kayan yıla önderlik eden; Liber ve cömert Ceres, Chaonianın meşe palamudunu olgun bir başağa dönüştürmüşse toprak, keşfettiğiniz üzümleri Acheloiusun sularına katmışsa, hepsi sizin sayenizde; ve siz, Faunuslar, kırların her an hazır tanrıları, (haydi dans ederek gelin birlikte Faunuslar ve Dryaslar!) sizlerin armağanını terennüm etmekteyim; ve hey sen, Neptunus, üç dişli yabanla yardığın toprak sayende doğurdu ilk kez şu kişneyen atı; ve sen, koruların sakini, sayende yüzlerce karbeyazı düve otlamakta Ceanın sık fundalıklarında; ve sen, Pan, koyunların bekçisi, Maenalanı seviyorsan azıcık, terket atalarının korularını, Lycaeusun çayırlarını kayır beni gel, ey Tegeanın efendisi; ve sen, zeytinin mucidi Minerva! Sen de, eğri sabanı kullanmayı öğreten çocuk; ve sen, ey Silvanus, genç serviyi kökünden söküp taşıyan, ve tarlalarımızı sevgileriyle koruyan tanrılar ve tanrıçalar, siz hepiniz, tohum ekilmeden biten ilk meyveye can veren sizler, fidanların üzerine gökten bol bol yağmur yağdıran sizler, gelin! Özellikle de sen, ey Caesar, hangi tanrı meclislerine çağrılacaksın kimbilir, hiç bilmem, kentlerimizi mi gözetirsin artık, topraklarımıza mı bakmak istersin, ya da şu koca dünya dolayıp boynuna ananın mersin dalını, seni bereketin efendisi olarak mı kucaklar, yoksa bütün mevsimlerin hâkimi olarak mı; uçsuz bucaksız denizlerin tanrısı olarak mı bilinirsin artık ya da gemiciler sadece senin yüce buyruğuna mı girer, dünyanın bir ucundaki Thule sana köle mi olur, bütün dalgalarını çeyiz yapıp seni damat mı alır Thethys ya da ağır ağır gelen aylara kendini yeni bir yıldız olarak mı eklersin, Erigone ile peşinden gelen Kıskaçlar arasında bir yer mi açılır adına (bak zaten şimdiden kıskaçlarını çekiyor ateş topu Scorpio, ve gökte hak ettiğinden fazla yer açıyor sana); ne istersen ol artık (Tartarus yeraltına kral olmanı falan istemiyor çünkü, sana da hiç uğramasın böyle canavarca hükmetme arzusu, gerçi Yunanistan Elysium Ovalarına bayılır, Proserpinanın da gönlü yok arkasından gitmeye, ısrarla çağırsa da anası), engelleri kaldır yolumdan, bu cüretkâr girişimime onay ver, acı benimle birlikte yolunu bilmeyen çiftçilere de, yol aç, ve alış şimdiden dualarımızla çağrılmaya! |