Kitap Tanıtımı |
Komiser Kostas Haritos son davasının ardından zar zor hayata tutunmuştur. Hastanede geçirdiği üç haftanın ardından karısı Adriani tüm kontrolü elinde tutmaktadır fakat evde oturmaktan sıkılmış ve huysuzlanmaya başlamıştır. Hayatı ne yiyip ne içeceği ya da bilgi yarışması mı yoksa televizyon dizisi mi izleyeceği seçeneklerine indirgenmiştir. Bir de elbette akşam haberleri… Ama sonra herkes için korkunç, onun içinse heyecan verici bir şey olur; Bir canlı yayının ortasında ülke çapında tanınan bir müteahhit tabancasını çıkarır ve kameraların önünde intihar eder. Cunta döneminde işkence görüp hapis yatmış ve sonradan iş hayatına atılmış eski solculardan bazıları teker teker intihar etmeye başlar. Bu olaylar Komiser Haritos için ilaç gibidir çünkü artık iyileştiğine inancı tamdır ve işine dönmek için çok iyi bir zamanlamadır. Yokluğunda yerine getirdikleri dedektifi alt etmeli ve tüm Yunanistan’a yaşlı Haritos’un bu kadar kolay gözden çıkarılamayacağını göstermelidir. “Olimpiyat standartlarında bir gerilim.” –Boyd Tonkin, The Independent “Petros Markaris Akdeniz polisiyesi denince Avrupa’da ilk akla gelen isimlerden. Yarattığı komiser Kostas Haritos karakteri basit bir hafiyelikten öte siyasi mesajlar da veriyor ve romanlarında toplumdaki yozlaşma üzerinde sıkça duruyor.” –Kürşad Oğuz (Tanıtım Bülteninden) ) |