Kitap Tanıtımı |
Eski evlerin bir köşesine kurulan ceviz sandıklardan neler çıkmazdı ki. Kenarı dantelli örtüler, yatak çarşafları, bohçalar, oyalı mendiller, işlemeli yastıklar, hatta sararmış fotoğraflar... Hilmi Yavuz´un sandığından ise tadına doyulmaz anılar çıkıyor. Hilmi Yavuz, en bilinen özelliği olan şairliğinin yanında bir düşünür, felsefeci ve yazar. Anılarının 1950-60 arasını kapsayan bu iki bölümünde, yeniyetmeliğinin ve ilkgençlik yıllarının dünyasını anlatıyor. Kimler yok ki sayfalarda: Doğan Hızlan´dan Cemal Süreya´ya, Edip Cansever´den Erdal Öz´e, Hasan Pulur´dan Özdemir Asaf´a kadar bir dönem Türkiye´sinin kültür mozaiğini oluşturan önemli adlar yanında, dönemin siyasal ortamının baş kişileri olan İsmet İnönü, Adnan Menderes gibi siyasetçiler de var. Türkiye´nin siyasal ve toplumsal geçmişinde çok önemli bir dönemi kapsayan bu on yıl, aynı zamanda edebiyatımızın gelişim sürecinde önemli adların ortaya çıktığı yıllardır. Gazetelerin edebiyat sayfalarının önemsendiği, dergilerde birbirinden yetenekli yazar ve şair adaylarının boy gösterdiği, edebiyat matinelerinin hıncahınç olduğu, çırağın ustaya saygı duyduğu, ustanın çırağı küçümsemediği yıllar. Anıların arasına serpiştirilmiş okuma parçaları ise, Hilmi Yavuz´un o yıllarda yazdığı, kimisi yayınlanmış ama hiçbir kitabına girmemiş şiir, öykü ve roman çalışmaları; genç bir edebiyat sevdalısının iç dünyasını yansıtan metinler. Kendi deyişiyle: "Bu kitaptaki metnin kendisi, benim 1950-60 yılları arasındaki İstanbul yaşamının kamusal alanıdır, okuma parçalarıysa özel alanı." |