Kitap Tanıtımı |
Bu kitap, 19. yüzyıl boyunca finansal, kültürel ve sanatsal alanlarda birçok başarıya imza atmış olan Camondo ailesinin İstanbul`dan Paris`e uzanan hikayesini anlatmaktadır. Osmanlı İmparatorluğu`nun çöküş sürecine girmesiyle dış borçlanmaya bağımlı hale geldiği yıllarda, yabancı finans kaynakları ile Osmanlı Sarayı arasında önemli bir köprü oluşturan Camondolar, aynı dönemde Galata, Pera, Karaköy ve Tophane semtlerinin yeniden imarına öncülük etmiş ve şehrin bugünkü çehresine kavuşmasında önemli rol oynamışlardır. İş hayatındaki başarıları ve İstanbul`un şehirleşme sürecine katkılarıyla olduğu kadar Yahudi cemaati için yaptıkları hayır işleriyle de adlandırılan söz ettiren Camondolar, bir dönem İstanbul`da zenginliğin ve asrilliğin simgesi olmuşlardır. 1869 yazında Paris`e göç eden aile, kısa zamanda burada da itibar kazanmış ve özellikle sanat hamisi olarak nam salmıştır. Paris`in en önemli kültür merkezlerinden biri olan Champs-Elysees Tiyatrosu ve 18. yüzyıl sanatının seçkin örneklerinin sergilendiği Nissim-de-Camondo Müzesi, ailenin Paris sanat dünyasına kazandırdığı yapıtlar arasındadır. Ayrıca Isaac de Camondo` nun Louvre Müzesi` ne hibe ettiği ve Degas, Monet, Manet gibi empresyonist ressamların başyapıtlarından oluşan elli tablolluk koleksiyon, müzeye hibe olarak tarihe geçmiştir. Bu başarılara rağmen, Camondo ailesinin hikayesi bir esrar pardesiyle örtülüdür. Ne olmuş da bir zamanların bu itibarlı ismi, ardında mirasçı bırakmadan silinip gitmiştir? Nora Şeni ve Sophie Le Tarnec akıcı bir anlatımla kaleme aldıkları bu kitapta, tarihi belgelerin ışığında ``Camondo esrarı``nı çözüyorlar. |