Kitap Tanıtımı |
İşaret. Orta. Yüzük. Ve serçe. Bir kamyonet, dondurmalar, yanlış adreslere teslim edilen buz kalıpları. Kurmaca içinde kurmaca; var-yok aynaların labirentine açılan kapı. Uğur Deveci, aslında aynı kaynaktan beslenen, nihayetinde aynı yatağa akan ama ayrı ayrı yol alıyor gibi görünen hayatların hikâyesini anlatıyor Buzdan Top’ta. Bir elin parmakları gibi bir arada tutuyor onları, yıldızlar kadar uzağa düşürüyor. Ustaca ördüğü kurguyu buzdan bir topa dönüştürüyor ve bir kedinin önüne koyulan yün yumağı gibi okurun avucuna bırakıyor. Buzdan Top, yazarını gülümseten, okurunu hayret ettiren bir aradalığımızın romanı. “İnsan, bir günde yaklaşık on beş bin defa gözlerini kırpar, doksan bin nefes alır ve yaklaşık otuz beş bin karar verir. Yanlış nefes alması ya da sonradan pişman olacağı şekilde göz kırpması imkânsızdır fakat binlerce karar verirken sıkça hataya düşebilir. İnsan, hata yaptığını hemen fark etmez, fark ettiği zaman kabullenmez, ender olarak kabullendiğinde de verdiği karardan kolay kolay caymaz. Hem kendini hem de o kararın bedelini ödeyecek olan başka kişileri akın kara olduğuna ikna ederek peşinden sürükler. Tıpkı Fuat’ın o sabah yaptığı gibi.” (Tanıtım Bülteninden) ) |