Büyük Komutanlar Seti - 5 Kitap Takım
ISBN 9786050000072
Yayınevi Parola Yayınları
Yazarlar Kolektif (author)
Kitap Tanıtımı CENGİZ HAN / ARKA KAPAK YAZISI Cengiz için Avrupalılar Barbar deyip geçerler. İran, Arap ve Osmanlı tarihçileri de bu büyük, çok büyük hükümdar için?Zalim, hunhar, dinsiz, kâfir gibi sıfatlar vermekten ve sıralamaktan geri kalmazlar. Doğru tarihlerinde onun klişe halini alan unvanı şudur; Cengiz'i fitneengiz! Pek açıktır ki Avrupalıların barbar demesi bütün Avrupa'yı yenmesindendir. Eğer Avrupa Cengiz'i yenseydi bu zaferle iftihar edilecekti ve ondan kuvvetli bir insan ve şanlı bir mağlup olarak bahis olunacaktı! Yenilmek acısı Avrupa'yı hâlâ acı ve kin içinde tutuyor. İranlılar, Araplar, Osmanlılar, manasız bir din gayretiyle Cengiz'e hücum ettiler, büyüklüğünü inkâra yeltendiler. Fakat hiçbir tarihçi, onu tarihten dışarı atamadı. Çünkü o, bizzat bir tarihti. Sevenler de, sevmeyenler de o tarihi okumak, tanımak mecburiyetindedir. Türk kuvvetine, Türk dehasına yaslanarak yükselen Cengiz Han, aynı kuvveti ve dehayı bütün dünyaya tanıtan büyük rehberlerden biridir. O, Türk birliği kurmak için küreyi altüst etti ve yeryüzünde en yüksek, en kudretli millet olmak hakkını Türk'e verdi. Bu şerefe hangi cihangir imrenmez, Avrupa varsın kinini sayıklasın!   EMİR TİMUR / ARKA KAPAK YAZISI Emir Timur, Yalnız Türk- İslam dünyasının büyük hükümdarlarından biri olmakla kalmayıp, tarihin kaydettiği en büyük cihangirlerden biridir. Timur, 1336'da Mâverâünnehir'de Semerkand'la Belh arasında Keş kasabasında doğdu. 1370'te Mâverâünnehir Hâkimi Emir Hüseyin'in ölümünden sonra Mâverâünnehir'e tek başına hâkim oldu ve Semerkand'a gelerek tahta çıktı. Biz ki, Mülük-ı Turan Emir-i Türkistanız! diyen Emir Timur, 35 senelik hükümdarlığı süresince yaptığı bütün savaşları kazandı. Âlim ve iyi bir devlet adamı olan Timur. Tüzükât-ı Timur adıyla kanunlar çıkardı. İlim adamlarına büyük saygı gösterdi, İslâm alimlerini meclisinde bulunurdu...   MAKEDONYALI İSKENDER / ARKA KAPAK YAZISI Büyük İskender'in dünyası hakkında aslında hiç de o kadar bilgi sahibi değiliz ve onun karakteri hakkında bugünün şartlarıyla saptamalar yapmaya çalışmak da yararsız bir uğraştır. İskender büyük bir fatih miydi, savaşlarda usta biri miydi, bir devlet adamı mıydı, bir kaşif ya da bilimle uğraşan bir filozof muydu? Bu söylenenlerin belki de hiçbiri ona tam olarak uymayacaktır. İskender'i bir fatih olarak Cengiz Han gibi bir adamla karşılaştırmak mümkün müdür? Her ikisi de farklı amaçlarla farklı sonuçlara ulaşmışlardır; Cengiz Han'ın amacının ne olduğu bellidir ama İskender'inkinin ne olduğunu bilmek mümkün olmamıştır. İskender gerçekten de bilimsel felsefede sadece Aristotales'in fikirlerini mi benimsemiştir? Her zaman gözden kaçan bir bir durum varsa o da İskender'in yaşadığımız dünyadaki en iyi kaşiflerden birisi olduğudur. Bütün bunları yaparken fark edilmesi güç ama çok önemli olan insanları da harekete geçirmiştir. İskender'in hayatındaki en büyük çelişkilerden biri de budur. Aslın önemli olan da İskender'in varlığının etkisinin ölümüne kadar gerçekten de anlaşılmamış olmasıdır. Onunla birlikte ortaya çıkan güçlü insanların neredeyse hepsi de insanlık tarihinde önemli izler bırakmışlardır. Bu izler varlıklarını uzun süre korumuş ve zaten kolaylıkla da görülebilecek şeylerdir. Bir kralın dünyanına sonuna ulaşmak için yaptığı yolculuğunu okuyacağınız bu kitapta, Büyük İskender'le yolculuk edecek, onun hayat hikayesini okurken öğreneceklerinizin bugüne nasıl ve ne şekilde yansıdığını da yapacağınız çıkarımlarla anlamış olacaksınız. ATİLLA GALYA FATİHİ / ARKA KAPAK YAZISI Siz ne söylediğinizi bilmiyorsunuz. Bilmiyorsunuz ki, insan ruhunu eğitim özgür kılar. Oysa ki sizin yalanlarınızla kandırdığınız zavallı halkınıza verdiğiniz eğitim onları köleleştirmektedir. Şu dünyayı ve tüm insanları yaratan Tanrının oğlu mu olurmuş? Bilmez misiniz ki O tektir!.. Tutkularınıza önem verdiniz. Delilik ve çılgınlık seviyesinde tutkularınıza esir olmuşsunuz. Bilmez misiniz ki, yarattığınıza inandığınız tanrılar ve cennetler; sizin ölümlü olduğunuz gerçeğini asla ortadan kaldıramayacaktır!..   TANRI’NIN KIRBACI ATTİLA / ARKA KAPAK YAZISI Günaha batan Hristiyanları cezalandırmak için Tanrı'nın gönderdiğine inanılan Attila'nın hayat hikâyesi... Batılılar tarafından Tanrı'nın kılıcı/kırbacı olarak isimlendirilen Attila, başta Macaristan olmak üzere Turan coğrafyasında en büyük Hun-Türk hükümdarlarından biri olarak kabul görmektedir. Efsanelerle örülmüş hayatı birçok millet tarafından benimsenerek destanlarına alınmıştır. Kimine göre adil, kimine göre gaddar olarak tanımlanan Attila'nın üzerindeki sis perdesi her geçen gün aydınlanmaktadır. Attila'nın talihine mukadderatın bağladığı, başlıca şahsiyetler, ondan kısa zaman sonra öldüler. Hunların yarattığı korkunç gürültü sönüp gitti. Milletler tekrar eski yerlerini aldı. Sanki Attila dünyaya gelmemiş gibi âlem yine eski haline döndü. Saz şairleri onun maceralarını terennüm etti. Şan ve şerefinin hikâyesi araba yollarını takip etti. Harap olmuş şehirler duvarlarını kaldırdı. Bir daha ot bitmeyecek tarlalar yeni mahsuller verdi. Attila'nın vücudu, Avrupa ile Asya'nın hazineleri altında yavaş yavaş erirken, onun etrafını bir bir sarmaya başladı. İhtimal ki genç Hun kabile reisi, göklerin dört köşesine, Attila gibi mağlûbiyet bilmez bir ok germek arzusunu daha şimdiden besliyor ve süvarilerini büyük fütuhat için dörtnala koşturmak istiyor ve Attila'nın büyük ve geniş ruhunu yaşamak ve yaşattırmak hayaline kapılıyordu!(Tanıtım Bülteninden))