Kitap Tanıtımı |
Usta terapist Irvin Yalom'dan dünyanın ilk gerçek grup terapisi romanı. İki insanın anlam arayışının büyüleyici hikâyesi. Şu ya da bu zamanda hepimiz ölüm karşısında ne yapacağımızı merak etmişizdir. Her zamanki sağlık kontrolünden sonra kendi ölümlülüğüyle karşılaşan saygın psikoterapist Julius Hertzfeld de hayatını ve çalışmalarını gözden geçirmeye başlar. Hastalarının yaşamında kalıcı bir farklılık yaratabilmiş midir? Peki ya başarısız olduğu hastalara ne olmuştur? Daha bilge ve olgun birisi olarak onları kurtarabilecek midir? Julius eski hastası Philip Slate'i arayıp bulur. Philip için insanlarla ilişki kurmanın tek yolu sayısız kadınla yaşadığı cinsel ilişkidir ve Julius'un terapisi de bunu değiştirememiştir. Şimdi ise Philip kötümser ve insansevmez filozof Arthur Schopenhauer'u okuyarak kendisini iyileştirdiğini iddia etmektedir. Ve hep olageldiği gibi kendini beğenmiş, diğer insanları umursamayan, kendi içine gömülmüş Philip gerçekten de ustası Schopenhauer'u anımsatmaktadır. Julius ve Philip en sonunda Faustvari bir pazarlık yaparlar. Philip, Schopenhauer öğretecek, buna karşılık da Julius onu terapi grubuna alıp insanlarla ilişki kurma yeteneklerini geliştirmeye çalışacak. Arayış peşindeki bu iki insan acaba birbirlerinin hayatlarını nasıl etkileyecek. Irvin Yalom bu son romanında Schopenhauer'un psikolojik hayatının gerçek hikâyesini zarif bir biçimde romanına dahil ederek felsefe ve hayatı sorguluyor. |