Kitap Tanıtımı |
“İşte, yine savaş. Yine Türk, Türk’ü kıracak. Yine Türk kanı akacak. Çinliler, Araplar, Sartlar bizi kurt gibi kemirmek isterken, neden biz sürekli birbirimizle didişiyoruz? Neden bir iktîdâr uğruna, kardeş kanı akıtıyoruz? Önce Kağan’a isyân, sonra Kırgızlara saldırı ve Arslan Bey’in ölümü, Hazarlarla savaş ve şimdi de Oğuzlar… Bu insanlarla berâber savaşmış olmak, ne yazık! Bunlar için Türk kanı akıttım. O öldürdüğüm Hazar askerleri için ancak şimdi üzülüyorum. Ama ne yapabilirdim? Yapacak bir şeyim yoktu ki. Tek başıma direnemezdim. Ama şimdi buradayım. Oğuzlarla berâberim ve savaşacağım. Kendi kanıma karşı son kez savaşacağım. Eğer bu savaştan da ölmeden çıkarsam, kılıcımı, okumu ve mızrağımı, Türklere karşı hiçbir savaşta kullanmayacağım.” (Tanıtım Bülteninden) ) |