Kitap Tanıtımı |
Engin Civan olayı da yakın dönem skandallarının, son moda medya kalıbıyla "şok gelişme"lerin kaderini paylaştı. İki hafta manşetlerden düşmedi, derken birdenbire gündemden kalkıverdi. Akıllarda, hızla kayıp giden birkaç televizyon görüntüsü, birkaç manşet, birbirine karışmış birkaç rakam kaldı. Engin Civan`ın adliye kapısında yuhalanışı, Dündar Kılıç`ın "felsefe`si, Semra Özal`ın ağlamaklı yüzü, beş milyon dolar, üç milyon dolar, ESKA diye bir şirket... Ve "Türkiye`ye yazık" sözleri... Oysa, Türkiye`ye yazık olmaması için "kalıcı" bir şeyler gerekiyordu. İşte "gazeteci kitapları"nın işlevi de bu. Yazılamayanları yazmak, hem yeni bilgiler vermek hem de hızla kayıp gidenleri toparlamak... Rıdvan Akar`la Jale Özgentürk`ün çalışması, işlevini yerine getiren bir gazeteci kitabı. Engin Civan`ı bir toplumsal linç malzemesi olarak değil, Özal döneminin sık rastlanan yüzlerinden biri olarak anlatan bir çalışma. Bir insanın hikayesi, bir dönemden kesitler ve bol bol "haber"... Özal`la Civan`ın ilk el sıkıştıkları geceden Semra Özal`ın kredili, tahsisli cuma toplantılarına... "Yukarıdan" gelen "O arsa işini hallediver" telefonlarından Emlakbank`ın neredeyse Selim Edes`e çalıştığı günlere... "Tansu Çiller-Ahmet Özal anlaşması" iddialarından, seçimi kazanmak için Yaşar Holding`i "rahatlatmak" isteyen "muhafazakar" Belediye Başkanı Burhan Özfatura`nın kendi eliyle doldurduğu viskiye... Devletin itibar etmediği resmi raporlardan inkarları cevaplayan belgelere... "Hatırlı kişi" kim mi? Bir tane değil ki! "Hatırlı kişiler"in kitabı bu... |