Kitap Tanıtımı |
"Atalarımın tarlalarda çalışırken gölgesinde öğle yemeklerini yediği şu yaşlı çınar ağacının
altında, onlar gibi oturup şöyle bir dinlenmeden geçemezsiniz. Sırtınızı o yaşlı çınarın gövdesine
yaslamadan, yanındaki kayaların arasından çıkan serin kaynak suyundan içmeden "ben yaşadım"
iddianız hep eksik kalır. Beş altı kişinin birlikte ancak kucaklayabileceği muazzam gövdesindeki
otuz kırk yıl önce kazınmış isimleri, aşkları ve tarihleri okuduğunuzda aynı zamanda geçmişin
kaydını sadakatle tutan biriyle de karşılaştığınızı anlarsınız. Acısıyla tatlısıyla binlerce yaşama
şahit olmuş Anadolu'nun bu yaşlı çınarı, yüzyıllar içinde yaşanmış hikayelerin bir parçası
olmanın ne demek olduğunu ve bu kadar yaşanmışlığın bir bedende ne tür izler bırakabileceğini
yaşlı gövdesiyle size gösterir.
Kitap, Bir Çınar Bin İnsandan ayrı olarak on yıllık sürede edebiyat dergilerinde yayınlanmış
ondört farklı hikayeden oluşuyor... |