Kitap Tanıtımı |
'Kötülüğe karşılık verme, kim senin sağ yanağına vurursa, ona sol yanağını da çevir… Ezilenler kutsanmıştır… İnsanlar sana hakaret ve eziyet ettiğinde, kutsanmış olan sensin… Düşmanınla hemen uzlaş… İnsanların suiistimallerini affet… Kendin için dünya malını biriktirme… çünkü hazinen neredeyse, kalbin de orada olacaktır…' İsa'nın bu sözleri, Mahatma Gandhi'yi 'hoşnut etti'. Ona Londra'daki hukuk öğrenciliğinin ikinci sınıfına değin okumamış olmaktan utandığını belirttiği Hinduların kutsal kitabı Bhagavad-Gita'yı hatırlatıyordu. Üzerinde tüm yaşam boyunca sürecek bir etki bıraktı. 'Şüphelere düştüğümde, hayal kırıklıkları yüzüme yüzüme vurduğunda ve ufukta bir umut ışığı bile görmediğimde,' diye yazdı haftalık dergisi Young India'da, 6 Ağustos 1925'te, 'Bhagavad-Gita'ya döndüm ve beni rahatlatacak bir söz bulup, ezici elemin ortasında hemen gülümsemeye başlarım.' Uzun yıllar Mahatma'nın sekreterliğini yapan Mahadev Desai şöyle der: 'Gandhi'nin yaşamının her anı, Gita'nın mesajını yaşamak için harcanmış sürekli bir çabadır.' Gandhi ona 'manevi referans kitabım,' derdi. (Tanıtım Bülteninden) ) |