Kitap Tanıtımı |
Parıltılı üniversite diplomanız, her geçen sene daha da göz kamaştırıcı hale gelen CV'niz, sizi her fırtınadan sağ çıkaracak hırslarınız ve ideallerinizle başarı merdivenlerini birer birer tırmanırken bir anda kanser olduğunuzu öğrenseniz ne yapardınız?
***
"Ölümcül bir hastalığınız var. İyileşmek için tek seçenek olarak size önce radyoaktif maddeler yükleyip sonra da kurşunla kaplı bir kutunun içine koyacağız.
Bir köşede tuvaletiniz olacak: kurşun bir tuvalet. Ve özel ambalajlar içerisinde günde üç öğün yemeğiniz de hazır olacak. Yemek atıklarınız ise astronot kıyafetli adamlar tarafından toplanıp imha edilecek.
Kurşun bir kutunun içinde, sadece birkaç hafta sabredeceksiniz."
Durun bir dakika! Bunu planlamamıştınız
***
Kariyerinin en parlak zamanlarından, tam da iki sene içinde genel müdür, beş sene içinde C-Level Yönetici, ondan sonra da artık kısmette hangi mevki varsa o olmayı hedeflerken kendisine konulan hastalık teşhisiyle hayata bakışı değişen Sarp Mogan, tamamen kurşunla kaplı birkaç metrekarelik bir odada yazdığı bu kitapta, mutluluğun parlak bir kariyerle tanımlandığı günümüz iş hayatının pratiklerini mercek altına alıyor, "okullarda öğretilmeyen kirli başarı reçetelerini" bir bir ortaya döküyor.
***
Sen artık sen değilsin. Sen artık bir ürünsün. Kendini bir ürün gibi görmezsen kariyer yapmayı unut gitsin. Kariyer yapmak, asla ve asla kendin olmamak demektir. Bir roldür. Bir markalaşma, pazarlama ve halkla ilişkiler çalışmasıdır.
Üzülme. Yaz tatilinde anneannenin yazlığında kayısı marmelatlı katmer yerken parmak arası terliğinle kendin olabilirsin.
Yılda beş-altı gün ama, daha fazla değil.
Kalan 360 gün bize lazımsın.
***
Sarp Mogan, insanların yaşadıkları muhitin kalitesi, kullandıkları arabanın modeli ve banka hesaplarındaki rakamlar kadar varolduğu bir dünyada zirvelere tırmanmak için hangi yolları izleyeceğimizin, nelerden vazgeçeceğimizin ve bu yolculukta "neye" dönüşeceğimizin bir resmini çiziyor. |