Kitap Tanıtımı |
Donmuş ırmağın iki yakası, ışık girmez bir ladin ormanıyla kaplıydı. Rüzgar, dalları kaplamış kar örtüsünü az önce eritmişti. Etkisini giderek yitiren günışığında ağaçlar kazanlık, korkutucu şekiller çizerek birbirlerinin üzerine kapanıyormuş gibiydi. Kımıltısız, cansız, her tür acıdan uzak ve ıssız olan vahşi ülke üzerinde boğucu bir sessizlik hüküm sürüyordu. Sanki gizlice çınlayan acı bir gülüş varıd; akla gelebilecek tüm acılardan daha korkunç, Sfenksin donuk gülümseyişi kadar soğuk, zorlu tutkulara benzeyen bir kahkaha... Acıma bilmeyen sonsuzluk, yaşamla, yaşama tutunma çabasının gereksizliğiyle alay eder gibiydi. Kuzeyin katışıksız, durmak bilmez vahşetiydi bu. |