Kitap Tanıtımı |
Kur'ân-ı Kerim açık delilleri ile insanlığı hidayete sevk, doğru yola irşad ve gösterdiği imanesaslarına dayalı faziletli bir hayatı tesis etmek için, Allah Teâlâ tarafından Cebrail (a.s.)vasıtasıyla Peygamber (s.a.v.)'e Arapça bir Kitap olarak yirmi üç senede indirilmiştir. Bu yücekitap, inananlar için sadece mukaddes bir vahiy olmamış, aynı zamanda hayatlarının rehberi,ruhlarının gıdası, ibadetlerinin esası, ahlaklarının temeli ve edebiyatlarının bir şaheseri olmuştur.Kur'ân-ı Kerîm, ihtiva ettiği üslup ve fikir sistemiyle muhataplarını dehşete düşürmüş veasrındaki edebiyat otoritelerini aciz bırakmıştır. Gönüllere hoş gelen üslubu, lafızlarının inceliği,manalarının çekiciliği ve güzelliği, insanın madde ve ruhuna hitap edişi, sözlerinin yerli yerindeoluşu, tekrarlarının usandırmayışı, müşahede ve tefekküre davet edişi, kısacası prensiplerininyüceliği ve insanoğlu için her iki âlemin saadetini temin etme vazifesini üzerine almasıyla herasırda müfessirlerin ve belâğat sahiplerinin ilgi odağı olmuştur. Tenzil döneminden günümüzekadar Kur'ân'ın dil ve üslup inceliklerine ağırlık veren tefsir çalışmalarıyla bu ilgi diritutulmuştur.Yirminci yüzyılda kendine ait yöntemleri, temsilcileri ve literatürü olan tefsir akımlarının ortayaçıkmasıyla birlikte bu alandaki çalışmalar yeni bir ivme kazanmıştır. Bu gelişmelere bağlı olarakEmîn el-Hûlî (ö. 1966)'nin kurup, zevcesi ve takipçisi Âişe Abdurrahmân Bintu'ş-Şâti' (ö.1998)'in geliştirdiği ve Fâdıl Sâlih es-Sâmerrâî'nin de genişleterek dört ciltlik tefsiriyletaçlandırdığı beyânî tefsir adında yeni bir metot ortaya çıkmıştır. (Tanıtım Bülteninden) ) |