Kitap Tanıtımı |
Haklısın evladım. Zor bir durum bu. İnsanın küçük yaşta anne-babasını kaybetmesi. Hem öksüz hem yetim büyümesi. Ama hayatta zorun zoru, kötünün kötüsü, beterin beteri vardır. Çocuğun anne-babasını kaybetmesinden daha zoru, anne-babanın çocuğunu kaybetmesidir. Annesini kaybeden çocuğa öksüz, babasını kaybeden çocuğa yetim denir. Peki ya evladını kaybeden anne-babaya ne denir? Bu durumu, bu acıyı, bu sızıyı, bu derdi, bu ıstırabı ifade etmek için kelime yoktur evladım. İnsan var olma sevincini, yaşama arzusunu kaybediyor. Özünden kopuyor. Annesini kaybedene öksüz dendiği gibi evladını kaybedene de özsüz denebilir. Gerçekten insanın özü, özeği kalmıyor. İçi boşalıyor. Hayat anlamsızlaşıyor. Dünyada herhangi bir amaç bulunamıyor. Değerli olduğu düşünülen her şeyin değeri buharlaşıyor. İnsan gülemiyor. Hep ağlıyor. Gülerken ağlıyor. Her an, her zaman ağlıyor. Kaybedilen öz, her yerde, her şeyde, her zaman karşısına çıkıyor ve bocalatıyor insanı. Sen öksüzsün ben ise özsüzüm evladım. (Tanıtım Bülteninden) ) |