Kitap Tanıtımı |
"... Psikiyatri ve psikanaliz eğitimim boyunca bizden her vakayı psikodinamik bir formülasyon çerçevesinde özetlememiz istenirdi. Bu da danışanın nasıl olup da ofisinizin kapısını çalan kişi haline geldiğini açıklamanızı gerektiriyordu. Bu açıklama danışanın yaşamının mümkün mertebe en erken dönemine erişebilmeyi; bebeklik esnasında işleyen söz öncesi ve preödipal etkileri göz önünde bulundurmayı gerektiriyordu... Psikiyatri, gelişimin gerçekten önem taşıdığı tek klinik disiplindi. Ancak öte yandan danışanların kendi en erken dönem geçişlerini çok az biliyordu; bense onlara bu hususta sorular sormayı onlardan bile daha az biliyordum... Bütün vakalar için formülasyonlar birbirinin aynı gibi görünmeye başladı. Ancak insanlar birbirlerinden çok farklıydı. Bu alıştırma son derece kısıtlı hamlelerle oyun oynamaya veya -daha kötüsü entelektüel samimiyetsizlik kokan- aksi taktirde gerçekmiş hissi uyandıran şeye çok yakından bağlı kalan bir girişime kalkışmak gibiydi. Yaşamın ilk ayları ve yılları kurumlarda başat ve sağlam bir yere sahiptir ancak karşınızda gerçek bir kişi durduğunda spekülatif ve belirsiz bir role sahiptir. Bu çelişki hala kafamı karıştırmakta ve ilgimi çekmektedir. Bu çelişkiye yönelmek bu kitabın amaçlarından biridir." |