Kitap Tanıtımı |
"Batılılaşma", Batı ülkeleri dışında kalan toplumların Batı'nın gelişmişlik seviyesine ulaşma çabalarıdır diye tanımlanır. Bize göre "Batılılaşma", Müslüman birey, toplum ve devletlerin İslam kimlik ve kişiliğinden, idare, hukuk, eğitim, hatta kılık kıyafetten tutun da görgü kurallarına varıncaya kadar bütün hayat tarzından, müessese ve medeniyetinden zorla çıkarılıp, bütün kurum ve kuramlarıyla Batı medeniyetine girdirilme sürecidir.
İslam dini kamusal alan dahil, hayatın her alanına ait kanunlar, yasalar koymuş ve bunun uygulanmasını emretmiştir.İşte "Batılılaşma", bu gerçeğin ret ve inkarı ile dinin kamusal alandan ve toplumdan dışlanması, toplumsal rolünün ve etkisinin bitirilmesidir. Bu yüzden "Batılılaşma", laiklik adına din-devlet ayrılığı ile tarihten bugüne yaşanan geleneksel yapıları alt üst etmiştir.
Bu durum sonuçta devlet ile milletin birbirine yabancılaşmasına ve çatışmasına sebep olmuştur. Maalesef bu çatışma giderek halk arasına da sirayet etmiştir. Ne yazık ki ortada daha büyük bir felaket vardır. O da yeni nesillerin dini bilmeme yüzünden giderek imanlarını kaybetmesidir. Yani farkında bile olmadan dinden çıkıp kafirleşmesi...
Bu kitap, "Batılılaşma" macerasının sebeplerini, oluş seyrini, sonuçlarını incelerken, aynı zamanda "Batılılaşma" ile geniş çaplı bir "hesaplaşma" olgusunu da içerir. |