Kitap Tanıtımı |
"Bu berbat şehirde görüp görebileceğiniz en güzel şeyin terk edilmiş bir fabrikanın kara yıkıntısı olması saçma ya da gülünç mü? Değil! İnsana özgü bir yavaşlığı, sakarlığı hatırlatan tek şey bu yıkıntı çünkü. Şehirde otomobiller, yollar ve binalar, sonunda bütün sıcaklıkların evrenin ölgün sıcaklığıyla aynı olacağı bir geleceğe doğru son hızla gidiyor, uzanıyor, yükseliyor. Ama aralarında banka memuru sevgili dostum Tuğrul un da bulunduğu sağlığına dikkat etmeyen, fazlasıyla hayalperest bazı insanlar var ki, onlar gece kurdukları saatin sabah çalışmamasını veya en iyisi geriye gitmesini gönülden dileyerek tatlı tatlı esniyorlar."
Şu gürültülü zamanda, gevezelikten ve farfara dan gına getirenlerin sığınacağı bir kuytu köşe, Barış Bıçakçı nın anlatıları. Minimalizmin duru güzelliği var onun her kitabında.
Baharda Yine Geliriz de, de incelikli tablolar çiziyor Barış Bıçakçı. İnsan ilişkilerinden enstantaneler; durumlara , duygulara, akıldan esenlere, gönülden geçenlere dair ince fırçalar... Uçucu intibaların izini süren bir görme ve bilme biçimi... |