Kitap Tanıtımı |
'Kendine ait bir ses, kendine ait bir tavırla yazmak “nevi şahsına münhasır” şairlere özgüdür. Bir Alihan Çetiner şiiri ile karşı karşıya olduğumuz kesin. Alihan’ın şiirlerinden yükselen her itiraza katılmasanız da o şiirle kol kola gönül gönüle yürümekten kendinizi alıkoyamazsınız. Daha ilk şiir ve ilk kitabında şiirini kalınlaştırmış bir şairle tanışmaktan duyduğum mutlululuğu ve sevinci söylemek isterim. İnancı, kavgayı ve itirazı kapkalın çizen şiirler her biri. Şair, yaşadığı dönemin, çağının tanığı, görgü şahididir. Ve bu şahitlik, sadece gelecek kuşaklar için değil, yarın öbür gün mazlumlar adına o büyük divanda söz almak içindir aynı zamanda. Alihan Çetiner’in şiirlerindeki cesarete, şiirlerindeki toplumculuk tonuna hayran kaldım. Hele bir tanesi var: Toplumcu şiirlerin ilk onuna girer düzeyde ve olgunlukta. Bütün bir 1980’ler, 1990’lar ve 2000’lerin tanığı sayarım bu şiiri. Aşkolsun şair, Aşkolsun Alihan!' Ali Asker Barut (Tanıtım Bülteninden) ) |