Kitap Tanıtımı |
Ah, o sinsice biriken tortu, konuştukça açılan dilimden dökülen pasla, içimde sözcük sözcük yükselen kibir! Ben, kendi sesinin tınısıyla sarhoş şair, o gün hiç fark edememiştim, neden?
Tadımlık
AĞIR KONUŞMA I Söyle seni nüfusuna geçirsin! demiştim en son, o da gitti, gelmedi. Ama aradan üç gün geçince artık, kavgamızın bütün yaz süren tarihini unutup eş dost bana yüklendi. Sonunda pes edip ben de tükürdüğümü yaladım, okulun arkasındaki internet kafeye kadar yürüyüp getirdim oğlumu eve. Ağır konuştum: Hayat oyundan ibaret değil! dedim kendisine. II Ne de ölüm bir oyun! diyecektim birkaç gün sonra dershane çıkışında, onu alıp dönerken. Egzoz ve kalorifer dumanından kalın bir bulut altındayken şehir, en yakın çıkıştan çevre yoluna, hızla uzaklaşıyoruz yangın yerinden, radyoda haberler: Filistinde katliam, Irakta patlama. Sokağa saçılmış terlikleri gösteren bir fotoğraf geliyor hatırıma. Yan gözle bakıyorum, dudaklar hâlâ sarkık. Anlaşılan, bir music-shopta gördüğü, siyah, kuru kafa baskılı, MEGADEATH yazılı tişörtten vazgeçmedi daha. |