Kitap Tanıtımı |
Nietzsche,Benim arzum, başkalarının bir kitapta anlattıkları şeyi on cümlede anlatmaktır demiştir. Birçok yazar da meramını anlatabilmek için bunlardan istifade etme yolunu seçmektedir. Türk Edebiyatında da Cenap ŞEHABETTİN gibi ünlü yazarlarımızın da dillere pelesenk olmuş vecizeleri/aforizmaları edebiyatseverlerin malumudur.
Aforizmal düşünceler serdetmek, kaleme almak zorlu bir iş ve sanattır. Genç ve istikbal vaat eden yazarlarımızdan biri olmaya namzet Faik ÖCAL da bu zorlu işe soyunmuş ve eserini siz değerli okurlarıyla paylaşmak istemiş.
Sade, duru, mümbit ve istikbal vaadeden bir kalem ehli Faik ÖCAL. Onu; Faikin yaşamı sorgulayan bu serüveninde AZİZ VE ACİZ EMANETÇİde- insan kokusuyla gelen dostlukları andırır hüzünbaz bir hava var. Öyle ki örselenmiş kimliklerin avlusunda parmağını inatla kaldırıp söz hakkının kutsallığıyla sözcüklerini yaşamsal kılarken, söylediğinin ötesinde bir evrensellikle ruh-madde diyalektiğine giriyor. Acılardan, anılardan, umutlardan, sevgilerden süzülüp gelen duygularıyla, insani gerçekliğin tüm katmanlarında örgülüyor kaleminin mürekkebini
1978 yılı size neyi anımsatır bilmiyorum ama bana Faiki de anımsatıyor. Yurdumda Kaldı Yüreğim derken bir şiir kitabında, çıkar yurduna gider. Damağında bozkırın esmer gölgesiyle Yüreğinin 29 Emri dir belki de bu
Aforizmalar, kimi yerde ustura ağzı dokunuşlar kimi yerde gül teni dokunuşlar bırakıyor belleğin çarmıhında. Her insan kendi çarmıhını taşıyorsa sırtında Büyük bir haz alırken, yitik ne varsa onu belki de uyandıracaksınız yüreğinizde, sorgulayan bir düş gibi dolaşan imge yüklü sözcükleri okurken Aziz ve Aciz Emanetçide diye anlatır Aziz ŞEKER.
Faik ÖCALı bir de siz okuyun, siz de hak verecek ve okuduklarınızdan zevk alacaksınız. |