Kitap Tanıtımı |
Aşkımumya-İma Kılavuzu, Murat Yalçın'ın yazarlık yaşamının ilk on yılında yayımladığı iki kitabı bir araya getiriyor. Yalçın, ilk öykülerinden itibaren geleneksel anlatım yöntemlerinden uzak durmayı seçmiş, hikâyeye odaklanmak yerine dili bir anlatı karakteri olarak kullanmayı denemişti. Onun bu üslup arayışı ortaya ironik, derin düşüncelere kapı aralayan bambaşka bir öykü dünyası çıkarıyor. Aşkımumya, bu anlayışın olgunlaştığı öykülerden oluşuyor. İma Kılavuzu ise aynı yönelimi kıpkısa öyküler çerçevesinde somutlaştırıyor, deneysel öykülerden hoşlanan okurların beğenisine sunuyor.
Açıksözlü, açıkyürekli değil, açıkgöz olmak yeterliydi. "Ya bu deve güdülecek ya bu diyardan gidilecek"ti. Herkes bunu söylüyor, bunu dinliyordu. Yarın içindi her şey, bir ömür, bugünler yarınlara adanarak tüketilecekti. Başka tüketim yolu yoktu. Bütün kapılar yüzüne kapandı. Piçkurusu olmanın bedeli çok ağırdı her yerde!
Üç Başka türlü başlasın, bir başka metinden anımsandığı gibi:
ayamzay koy mülümmaha Tahammülüm yok yazmaya
miligves ülzüy kalbAblak yüzlü sevgilim elnirelzög ısıçıf turaBarut fıçısı gözlerinle ad nasta ralçaluk nuzUzun kulaçlar atsan da
koy mülümmahaTahammülüm yok !fUf! |