Kitap Tanıtımı |
" Ama yapamadım işte her zamanki gibi lanet olası korkaklığımın duvarına tosladı duygularım. Sadece aşkım değil, hiç kimse bilmiyordu kalbimden neler geçtiğini. Bir tek bulutlar, yağmur damlaları, rüzgârlar, güneş ve gökyüzü... Tabii bir de martıya dönüşmeden önce varlığından bile haberdar olmadığım Tanrı Boros..."
Acının en dayanılmazını yaşayan kadınların son mekânı Âşık Kadınlar Denizhanesi... Tanrı Boros'un acımasız hükümdarlığında, İstanbul Boğazı'nın tam ortasında... Âşık olduğu adamın ismini rüzgârlara, denize fısıldayıp durduğu için Boros tarafından martıya dönüştürülen bir kadının gözlerinden sevdanın kadın hâli... Ve Âşık Kadınlar Denizhanesi'nin diğer konukları: Füsun, Lilith, Cemile, Gülnihal, Handan... Âşık Kadınlar Denizhanesi'nin sakinleri, sonu gelmeyen bir cehennemi yaşadıkları bu yerde, Boros'un acımasızlığı dayanılmaz sınırlara ulaştığında bu eziyetten kurtulmak için aradıkları cesareti kendilerinde bulabilecekler mi? Girdikleri savaştan galip çıkabilecekler mi?
Binlerce yıldır, sayısız kadının aşkına tanıklık etmiş İstanbul'a adanmış bir masal... |