Kitap Tanıtımı |
O sabah Bazid şehirlerinde esen keskin, soğuk rüzgâr kulaklara tekinsiz -kaç vakittir dedikodusu dönen, bununla beraber gerçekliğinden bir an olsun şüphe edilmeyen- bir hakikati fısıldıyordu: Aşı! 'Sağlık memurları, doktorlar, hemşireler kapı kapı dolaşıp vatandaşlara aile planlamasıyla ilgili birtakım bilgiler verecek, bu bilgiler doğrultusunda aşı kampanyası boyunca uyulması gereken kurallar hatırlatılacak; bilgilendirme bittikten sonra her vatandaşa; kadın erkek, yaşlı çocuk demeden aşı yapacaklardı. Bazidliler, uzun zamandır hazırlıkları yapılan aşı kampanyasının aslında aile planlaması adı altında bir kısırlaştırma projesi olduğundan kuşkulanıyorlardı. Kadınlar altın günlerinde, erkekler kahvehanelerde, çocuklar ise sokaklarda hep bu konuyu konuşur olmuştu. Kimileri aslında aşının erkeklere yapılacağını ve bu sayede spermlerin işlevsiz hale getirileceğini, kimileri ise kadınlara yapıldıktan sonra vajinaların penis yiyen birer canavara dönüşeceğini söylüyordu. Bu inanç yüreklere derin bir korku halinde yerleşiyor, büyüyor, kimseye nefes aldırmıyordu.' (Tanıtım Bülteninden) ) |