Kitap Tanıtımı |
Anayasa hukukunun temel kaynağı kuşkusuz anayasa kurallarıdır. Bu kurallar, çoğunlukla yazılı bir anayasa metni şeklinde ortaya çıkmakla birlikte; bazan yazılı anayasa metnine ek olarak anayasa teamülleri, hatta bazan da teamüli (yazılı olmayan) anayasa biçiminde de ortaya çıkabilmektedir. Ancak, anayasa hukukunun kaynakları anayasa kurallarından ibaret kalmaz. Başka bir ifade ile anayasa hukuku sadece "anayasanın" hukuku değildir. Anayasa hukukunun konusu özetle, devletin temel organlarının kuruluşu, işleyişi, görev ve yetkileri, karşılıklı ilişkileri ile temel hak ve özgürlüklerdir. Bütün bu konular öncelikle anayasalarda düzenlenir. Temel hukuk kuralı olması nedeniyle, bütün hukuk kurallarının kuşkusuz anayasa ile az ya da çok, doğrudan ya da dolaylı ilgisi vardır. Ancak, bunlar içinde bazı hukuk kuralları vardır ki, anayasa hukukunun konusu ile çok yakın ve doğrudan ilgilidirler ve anayasa hukukunun kaynağı olmak açısından anayasa kuralları kadar önemlidirler. İnsan haklarına ilişkin evrensel ya da bölgesel nitelikli bildiri ve sözleşmeler; özellikle de, bunlar arasında, Türkiye'nin taraf olması ve Kurumlarının yargı yetkisini kabul etmesi bakımından Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi başta gelir. Devletin temel organlarının kuruluş ve işleyişine ilişkin olarak seçim kanunları, siyasi partiler kanunu, Meclis İçtüzüğü, Anayasa Mahkemesinin kuruluş kanunu gibi bazı organik kanunlar anayasa hukukunun bu tür kaynaklarındandır. |