Kitap Tanıtımı |
"Daha hangi şâir, hangi şiirde ne hakla betimlesin? Bir çıkar yolumuz yok, orta yol da bulamayız, seviyorum ulan seni! Tamam kabul, biraz da faşistçe seviyorum seni, nitekim ne şekilde ve "nece" olduğu önemli değil, seni sevmek 'eylemi' tüm coğrafyaların ağzında aynı manayı yansıtmakta sevgilim, seni molotof kokteyli atan çocukları seyreylerken seviyorum artık. Sana o kadar cahil kaldım ki, artık; neredesin? ne yaparsın? nasılsın? orada mutlu musun? Bilmiyorum.. Yollar var, elbet biri sana gider bu yolların. Ben.. Ben, gelemem. Yapamam yani, anla, yüreği kaldırmıyor adamın öyle her acıyı, hele birde adam gibi adam olamamışken, şu boktanlıkta -ki biliyorum çok kabayız şimdi güzel konuşan adamlara nazaran- Ki onlar bizim hayatımızı bize karşı gülümseyerek becermeyi çok iyi bilirler, buna da saygı duyuyorum.
Tüm yalanların arkasını kurcalayıp aslına bakmak zorundaysak eğer, Ve seni ay arayıp, yıldız çağırıyorsa bu şiir bitmeden, Yollar var sevgilim, elbet biri sana gider. Yollar var Venüs'üm, yollar.. Biri elbet, bulur toprağını.
Ama ben gelemem,
çünkü bana tabutunu taşıdıktan sonra seni gömme şansını vermediler." |