Kitap Tanıtımı |
1909 yılında M. Said isimli çevirmen Necib Süleyman el-Haddâd'ın piyesini Arapçadan Türkçeye yine piyes olarak çevirir ve bu, "El-Melikü'n-Nâsır Sultan Selahaddin-i Eyyûbî" ismiyle Trabzon'da Meşveret Matbaası'nda basılır. İşte elinizdeki eser bu çevirinin Latin harflerine aktarılmış, gözden geçirilmiş ve anlamayı kolaylaştırmak için yer yer sadeleştirilmiş hâlidir.
O devirde Osmanlı ülkesinde neden böylesi bir eserin çevrildiğini anlamak ve piyesi daha iyi yorumlamak için piyesin son cümlesini ve devrin siyasî şartlarını doğru okumalıyız: Yaşasın adalet, binlerle kahrolsun zulm-i istibdat.
Selahaddin tarihte adaletin sembolüdür. O, ülkeyi baskı ve zorbalıkla idare eden kral ve sultanların aksine halkın refahını düşünen merhametli bir devlet adamıdır. Bu nedenle yöneticilerine mesaj vermek isteyen mazlum toplumlar, haksızlığı açıkça dile getiremediklerinden mesajlarını Selahaddin gibi adaleti dillere destan bir hükümdar üzerinden verirler.Neşrettiğimiz piyes buna örnektir. |