Kitap Tanıtımı |
Herşey, 1979 senesinin Aralık ayında, Sovyet Kızıl Ordusu´nun Kabil´e hava köprüsü kurmasıyla başladı Afganistan´da. Gerçi bunun asıl başlangıcı İngiliz emperyalizminin, sözde Hindistan dominyonlarını terketmesine kadar uzanıyordu ya neyse.
Hikmetin, hissin, cengaverliğin ve sözün vatanıydı Afganistan. Büyük Asya medeniyetinin insanlığa armağanı olan Bedehşan, Herat, Celalabat ve Gazne... Yirmi yıldır, ABD başta olmak üzere, Pakistan, Arabistan ve batılı emperyalistler tarafından yoksulluğun, vahşetin ve barbarlığın vatanı oldu.
Hülasa, dünya barışı adına korkunç cinayetler ustası Anglo-Sakson emperyalizmi ile, en eski medeniyetler beşiği Afganistan´ı ölüler ülkesi haline getiren Talibanlar arasında isimler ve etiketlerden başka fark olmasa gerektir.
Afganistan´da barışın bozulduğu tarihten, bugüne kadar hadiselerin içinde bizzat yaşayan Özbek Türk´ü Korgeneral Rauf Beg´in cephe günlüklerinden, insanın tüylerini ürperten cinayetlerle, hesapta islam mücahitleri ile, emperyalizmin ajanı Talibanların icraatlarından, Afganistan trajedisinin çarpıcı gerçekleri ile yüz yüze geleceksiniz.
(Arka Kapak) |