Kitap Tanıtımı |
`Bizim ozanlarımızın kendilerini Batılı saymaları için, Batılı ozanların sorunları ile karşı karşıya gelmeleri zorunludur. Oysa biz ne yapıyoruz? Batıda kavgası bitmiş, tatlıya bağlanmış, artık öğretim alanına geçmiş anlayışları öykünmeye çabalıyoruz. Edgar Allan Poe`yu, ya da Rimbaud`yu örnek tutmaya kalkıyoruz. Daha yenileri öykünürken durumumuz sanki başka mı? Değil. Bugün bizim Homeros`u örnek tutmamızla, en yeni bir Batılı ozanı örnek tutmamız arasında yazınımızın kişiliğini bulması bakımından, ne gibi bir ayırım düşünülebilir? Divan ozanlarımız, Fars ozanlarını sevmişler, onlar gibi yazmışlar da ne olmuş? Bunca yüzyıl geçtikten sonra verilen yargıya bakın: Divan şiiri, Fars şiirinin taklididir, deniyor. Divan şiirimizi kötülemek istemiyorum. O şiirin güçlü ozanlar yetiştirdiğini biliyorum. Ne var ki bugün, İslam uygarlığı içinde yaratılan şiiri tanımak isteyen, Fars şiiri ile yetinebilir. Yarın çağdaş şiirimiz için de böyle olmayacak mı? Yirminci yüzyıl Batı şiirini inceleyenler, neden bizim şiirimizi de okumak gereğini duysunlar?``
Melih Cevdet Anday |