Kitap Tanıtımı |
Gene o sözlerle başlamak istiyorum: "Nâzım Hikmet´i anlamak isteyenler önce ´iyilik´ konusu üstünde durmalıdırlar. Yakınları, Nâzım´ın başına ne geldiyse iyiliğinden gelmiştir,´ derlerdi. Toplumsal alandaki davranışları da, inancı da, kavgası da, arkadaşlarıyla, kadınlarıyla ilişkileri de, hep kişiliğinin en belirgin özelliğinin, ´iyiliği´nin etkisinde biçimlenmiş olan şair, yaşamının en büyük acılarını da bu yüzden çekmişti."
Memleketine, memleketinin insanlarına, Türk diline bağlılğıı inanılmaz bir özveriyle sarmaş dolaştı. Yaşamının son yıllarında keşke dağlara çıksaydım da, yurdumdan ayrılmasaydım diye düşünecek kadar sıla özlemi içindeydi.
Halkının buğusundan, dilinden uzak kalmamak için, belki, öldürülme korkusuyla yaşamaya bile katlanabilirdi, ama dayanamayacağı bir şey vardı: Kavganın dışına düşmek.
Masallar - Hikayeler serisiyle 25 kitaptan oluşan Nâzım Hikmet Külliyatı'nı geçtiğimiz günlerde tamamlayan YKY, bu kez de şairin inanılmaz zenginlikteki yaşamını tüm yönleriyle ele alan tam bir "Nâzım Hikmet Ansiklopedisi" yayımladı. Ailesi, şiirde ilk yılları, Anadolu'ya geçerken tanıdığı kişiler, yoldaşları, dostları, düşmanları, onu savunanlar, ona karşı çıkanlar, davaları, cezaevi arkadaşları, yurtdışı yılları... A'dan Z'ye Nâzım Himket'te, yolu Nâzım'la kesişen onlarca ünlü ismi, harf sırasına bulacaksınız.
Behçet Kemal Çağlar, (1908-1969) Dış yüzüyle hep Nâzım Hikmet'e karşı aşırı bir düşman görüntüsü vermesine karşın, arkadan arkaya, onu korumaya çalışan davranışlar içindeydi. Örnekse, 1938'de Nâzım'ın cezaevine girmesiyle ailesinin sıkıntıya düştüğünü duymuş, İstanbul'a bir gelişinde Piraye'ye uğrayıp isterse kendisine bir bankada iş bulabileceğini söylemişti. Tercüme Bürosu'ndan şaire çeviri verilmesi için çaba gösterenler arasındaydı. 1950'de Nâzım Hikmet'in affı için İsmet İnönü'ye verilen bir dilekçenin altında imzası yer almıştı. |