Kitap Tanıtımı |
Cumhuriyet´in kuruluşundan sadece beş ay sonra dünyaya gelen Prof. Dr. Orhan Oğuz´un anıları, Cumhuriyet tarihinin, kişisel tanıklığa dayanan bir kesitini sunuyor bize. Eskişehirli bir Anadolu çocuğunun, İzmir´de genç bir öğretim görevlisi olarak başlayan "hocalık" serüveni, aynı zamanda, Türkiye´nin yaşadığı dönüşümünün, politik çalkantıların ve ülke tarihine damga vurmuş kritik dönemeçlerin panaromasına da denk düşüyor.
80 Yıl, anı ve bir tarih kitabı.
80 yıllık bu hayatın her zaman eğitim, özellikle de Türk yükseköğretimi için girişilen çabaları bulacaksınız. Türkiye´de faaliyet gösteren onlarca yükseköğretim kurumunun, ama özellikle de, bugün Türk yükseköğretiminin gözbebeği, "Hoca" nın ise özbeöz çocukları Eskişehir Anadolu, Osmangazi ve Marmara üniversitelerinin kruluşlarının parsel parsel, oda oda, bina bina hikâyesini okuyacaksınız.
80 Yıl, aynı zamanda Türkiye´deki siyasetin ve siyaset yapma biçiminin, somut olaylar üzerine inşa edilmiş etik bir eleştirisi. Bu eleştiriyi daha bir önemli kılan ise, cumhurbaşkanı seçilmesine ramak kalmış bir eğitimci-siyasetçi tarafından yapılıyor olması.
80 Yıl, diğer hepsi kadar, belki de hepsinden fazla bir insanın hikâyesi. Orhan Oğuz, yaşamı boyunca adının önünde pek çok saygın sıfat taşıdı. Öğretim görevlisi, akademi reisi, milletvekili, bakan, rektör, RTÜK başkanı... Ama her şeyden önce ve her zaman "Zahireci Hakkı Oğuz´un oğlu" olarak kaldı.
80 Yıl, bu topraklara ve bu insanlara geri vermesi gerektiğini düşünen, Eskişehirli zahireci Hakkı Oğuz´un oğlu Prof. Dr. Orhan Oğuz´un kişisel serüveni üzerinden tarihe düşülmüş önemli bir not... |